29 Ekim 2011 Cumartesi

HANGİ ACI ŞEHİT VERMEKTEN DAHA BÜYÜK OLABİLİR Kİ



Bir sarsıntı, gürültü, çığlıklar... Koşarak kaçıyorsun olduğun yerden. Nereye kadar kaçabilirsin ki; sallanmayan yer yok. Belki gözünün önünde kocaman bir bina devriliyor ya da her sabah işe giderken gördüğün o köşe başındaki yaşlı adam enkazın altında. Sevdiklerini arıyor gözlerin, herkes karmakarışık, herkes aynı sanki, ayıramıyorsun. Arka sokakta oturan arkadaşın belki öldü, belki de yaralı bilemiyorsun. Üzerinde pijamalarınla sokağın ortasında tek başınasın artık. Ne bir kimsen ne de bir eşyan. Bu hayata başladığından daha yalnız daha çaresiz. Kolay mı sil baştan başlamak, kolay mı onca emeğin yok olması. 
Bak! Ben seni nasıl anlıyorum Van'lı arkadaşım. Peki ya sen benim askerim şehit olduğunda onun annesinin yaşayan bir ölü olduğunu, hayattan nasıl koptuğunu, o askerin arkasında kaç yaralı yürek bıraktığını ve bu vatanın biz Türkler için ne kadar değerli olduğunu ne zaman anlayacaksın. Sen sana uzanan yardım elini şehit ettin, Şimdi kimse bize insanlıktan, insaftan söz etmesin. Türk'ün Türk'ten başka dostu olmadığını bir kez daha sen öğrettin bize, Askerime kalkan ellerin kırılsın...............

1 yorum: